İmgelem
Yazarlar: Hüseyin KÖFTÜRCÜ
Konular:Sosyal
Anahtar Kelimeler:Alman Oryantalizmi,İslam,Hıristiyanlık,Avrupamerkezcilik,İlahiyat Fakülteleri
Özet: İslam ve Hıristiyanlık arasındaki ilişkiler, çatışma ve mücadele süreci olarak ortaya çıkmıştır. Doğu’ya hakim olmak, yeniden dizayn ve kontrol merkezinde yönetmek amacını içinde barındıran oryantalizm imajı, İslam dünyasında olumsuzdur. Bu yönleriyle geleneksel oryantalizm ve Alman oryantalizmi uyum içerisindedir. “Oryantalist” kavramı, olumsuz imaj sebebiyle 1973 yılında Paris şehrinde düzenlenen kongrede “beşeri bilimler” olarak değiştirilmesi uygun görülmüştür. Fakat yeni oryantalist anlayış faaliyetlerine “neo-oryantalizm” ismiyle devam etmiştir. Günümüzde neo-oryantalizm kavramı, İslam korkusunu önceleyerek ironik hale getirilmekte; “medeniyet, insan hakları ve demokrasi” kavramlarıyla öngörülmektedir. Müslümanlar, geleneksel Alman oryantalist anlayışını yansıtan konferanslardan (İslam Konferansları) net bir sonuç alamamıştır. Günümüzde Almanya’da yirminin üzerinde İslam Bilimleri Enstitüsü ve altı tane İslam İlahiyat Fakültesi mevcuttur. Almanya’da İslam’ın temsili ve ülkede yaşayan Müslümanların uyumu açısından bu eğitim merkezlerinin fonksiyonu hayati öneme sahiptir. Bu eğitim kurumları, ihtiyaç odaklı dini gereksinim taleplerine bir çözüm olarak görülme neticesinde faaliyetlerine başlasa da klasik oryantalist bakış açısından uzaklaşamadıkları için görevlerini sağlıklı bir şekilde yerine getirememektedir.