HAFIZA
Yazarlar: Mehmet Ali ULUÇ
Konular:Sosyoloji
Anahtar Kelimeler:Sosyoloji,Kapitalizm,Yabancılaşma,Emek,Meta-fetişizmi
Özet: Karl Marx’ın sosyolojisi Alman felsefesi, İngiliz ekonomi politiği ile Fransız sosyalist düşüncesinin yaratıcı bir sentezi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bakımdan onun düşüncesi Edebiyattan ekonomiye, felsefeden tarih ve politikaya kadar geniş bir etki alanına sahip olup eklektik bir nitelik göstermektedir. Bu eklektik sosyoloji, ekonominin belirleniminde özgün bir biçime bürünen modern kapitalist toplumu, modern üretim ve sınıf ilişkileri ekseninde analiz etmektedir. Modern üretim ve sınıf ilişkileri neticesinde ortaya çıkan yabancılaşma olgusu, Marx’ın sosyolojisi için kilit bir kavramdır. Zira onun sosyolojik analizinin asıl odağı modern kapitalist toplumdaki sınıfsal yapı ve üretimin birey üzerindeki yabancılaştırıcı etkileridir. Bu bağlamda çalışmada Karl Marx’ın sosyolojik düşüncesinde özel bir yeri olan yabancılaşma kavramı tartışılacaktır. Felsefe tarihinde kavram uzun bir geçmişe sahip olsa da, ona sosyolojik bir statü kazandıran ve maddi toplumsal süreçlerle birlikte ele alan ilk düşünür Marx olmuştur. Marx, yabancılaşma kavramını Hegel ve Feuerbach’ın felsefi kavrayışından ilhamla ele almakta ve fakat maddi toplumsal süreçler bağlamında ortaya koymaktadır.
Dergi editörleri editör girişini kullanarak sisteme giriş yapabilirler. Editör girişi için tıklayınız.