Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
Yazarlar: Mahmut KABAKCI
Konular:Hukuk
Anahtar Kelimeler:Termination by mutual agreement,Contractual liberty,Intel-lectual disparity.
Özet: İkale teorik açıdan eski ancak uygulaması oldukça yeni bir kurumdur. İkalede icabın işverenden geldiği hallerde iş güvencesine ilişkin yükümlü-lüklerden bütünüyle ya da kısmen kurtulma amacıyla başvurulduğu söylene-bilir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi ikalenin geçerlilik şartlarından olarak makul yarar ilkesini geliştirmiştir. Uygulamada bazı işçiler, aleyhine hukuki sonuçlarını bilmekle birlikte, peşin bir ödeme elde edebilmek amacıyla işverenin ikale önerisini kabul etmektedir. Ancak bunun akabinde bu işçilerin işe iade davası açarak, işverenin baskı yaptığı gibi, çoğunluğu Yargıtay kararlarından alındığı anlaşılan soyut gerekçelerle, iradesinin fesada uğratıldığını iddia ettikleri görülmüştür. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, bu anlamda dürüstlük kuralına uygun olmayan davalara set çekebilmek için, somut bir irade fesadının ispat edilememesi şartıyla, işçinin eğitim düzeyi ve işyerindeki konu-mu itibariyle imzaladığı ikalenin hukuki sonuçlarını bilebilecek durumda olduğu hallerde, bunun işçinin iradesine uygun olduğu değerlendirmesine gitmiştir. Bu yazının konusu, işçinin iş ilişkisindeki ve dolayısıyla ikale görüşmelerindeki zayıf konumunun, eğitim düzeyi yüksek işçiler hakkında geçerli olup olmadığının incelenmesidir.