Uluslararası İletişim ve Sanat Dergisi
Yazarlar: Elvan Tekin
Konular:-
DOI:10.29228/iletisimvesanat.54195
Anahtar Kelimeler:Mekân,Tasarım,Gerçeklik,Mekânın uygunluğu,Anime,Animasyon
Özet: Mekân canlıların yalnızca içinde barındıkları bir alan olmamıştır hiçbir zaman. Canlıları dış etkenlerden saklamış, korumuş ve içinde yaşayanların, dışarıdan gelen saldırılardan sağ çıkmasını sağlamıştır. Mekânın koruma ve saklama güdüsünün ötesinde yaşayanlara yuva olması, bu kavram içinde ailelerin kurulmasına izin vermesi mekâna kutsallık atfetmiştir. Gizlenmenin, içine almanın ve sığınmanın kutsallığı “mekân” kavramıyla ete kemiğe bürünmüştür. Elbette ki bu kavramın ele alınış biçimi mekânın nasıl tasarlanacağı fikrini de beraberinde getirmiştir. Mekânın tasarımı, işlevselliği doğrultusunda gerçekleştirilmiş ve dinsel ritüelle, kültürel dokuyla, içinde bulunulan coğrafyayla ve zamanın getirdiği teknolojiyle yoğrulduğu görülmüştür. Animasyonlarda yer alan mekân tasarımına dair algılamalar, izleyiciye gerçeklik duygusunu geçirmekte ve tasarım – mekân – zaman arasında güçlü bir bağ kurulmasını sağlamaktadır. Bu çalışmayla birlikte; El Dorado Yolu, Herkül ve Mısır Prensi animasyonları mekân ve tarihi gerçeklik açısından karşılaştırılmış olup, mekânın tarihi gerçeklerle uygunluğu tespit edilmeye çalışılmıştır. Filmin konusuna, zamanın uygunluğuna, karakterlerle iç içe geçişine ve mekânda yer alan görsel aktarımların, dokusal değerlerin gerçek ile olan bağlantısı gösterilmeye çalışılmıştır. Mekânda kullanılan öğelerin, detayların tasarım bütünlüğü açısından ele alınmış olması bu tarz animasyonları daha iyi değerlendirmemizi sağlamakta, izleyicide yarattığı gerçeklikle izleyicinin hikâye içerisine dahil olmasını kolaylaştırmaktadır. Çalışmanın, animasyon ve tasarım alanlarında yer alan profesyoneller ve öğrenciler için faydalı olması amaçlanmıştır.