Uluslararası İnsan ve Sanat Araştırmaları Dergisi

Uluslararası İnsan ve Sanat Araştırmaları Dergisi

EDİB BEY VE MECMÛ’Â-İ EŞ’ÂR

Yazarlar: Gülay DURMAZ, Şükrü BAŞTÜRK

Cilt 2 , Sayı 2 , 2019 , Sayfalar 38 - 44

Konular:Beşeri Bilimler, Ortak Disiplinler

Anahtar Kelimeler:Edib Bey,19. yüzyıl,Klasik şiir,Mecmû’â-i Eş’âr

Özet: 19. yüzyıl, artık değişmeye başlayan zihniyetin ve dağılma sürecine giren Osmanlı Devletinin her alandaki yenileşme hareketlerinin yaşandığı bir dönemdir. Siyasî, askerî ve ekonomik yönden güçsüz bir duruma düşen Osmanlı devletinin amacı değişen dünya düzenine ayak uydurma gayretidir. Altı yüzyıl süren saltanatını sürdüren Klasik Türk şiiri, bu yüzyılda artık son demlerini yaşamaktadır. Klasik Türk şiiri, yeninin karşısında direnmeye çalışmıştır. Toplumun diğer alanlarında görülen değişimler daha belirgin olarak kendini hissettirirken edebiyat alanındaki değişimin hızı, aynı oranda ol- madığı görülmüştür. Şiirde değişimin çoğu kez sa- dece muhtevada olması bunun bir göstergesidir. Os- man Nuri Bey’in oğlu olarak 1858 senesinde Yozgat’ta doğan Edib Bey de bu dönemde yaşamış bir devlet adamı ve şairdir. 19. yüzyılın ikinci yarısında doğan Edib Bey, tahsilini tamamladıktan sonra çeşitli devlet memur- luklarında bulunmuştur. Yozgat mebusluğu yapmış ve Yozgat isyanından dolayı Kayseri’de ikamete mec- bur edilmiş, orada vefat etmiştir. Edib Bey’in tek eseri “Mecmûâ-i Eş’âr”dır. Edib Bey, “İçindeki her parça, hayatıma dair birer hatıra taşımaktadır.” diyerek ese- rin yok olup gitmesine gönlünün razı olmadığını belirtmiş ve bu yüzden bastırılmasını arzu ettiğini söylemiştir. Mecmû’â-i Eş’âr, Millet Kütüphanesi A.E. Manzum 795’te kayıtlıdır. Esrin başında 1327 (1909) Matbaa-i Ebuzziya da basıldığı ve nâzımının da Ab- dülcebbarzâde Edib olduğu belirtilmiştir. 47 sayfadan oluşan eserde muhtelif manzumeler bulunmaktadır. Bunlar: Terkib-i bend, tevhid, münacat, na’t, tah- mis, hasbihal, şarkı, kıta, müfred, tarih, kitabe, gazel ve kasidedir. Gazel sayısı 11’dir. Kaside sayısı 4’tür. Kasidelerin üçü Reşid Âkif Paşa’ya yazılmıştır. Kaside-i İnkılabiye ise dördüncü kasidedir. 19. yüzyılda yaygınlaşan bir özellik olarak görülen ter- kib-i bend ve müşterek gazel ve şarkı yazma isteği “Mecmû’â-i Eş’âr”da da görülmektedir. Eser, on bir beyitli beş bentli bir terkib-i bend ile başlamaktadır. Ortak şiir yazma geleneğine örnek oluşturan Edib Bey ve Memduh Bey’e ait on dört beyitlik bir gazel, iki şarkı ve üç tarih kıtası dönemin şekil özellikler- ini aksettirmektedir. Naci’ye ve Fennî’ye yazılmış nazirelerden Naci’ye yazılanın başında “Nâcî Mer- hûmun Lâl Olursun Söylesem Bir Fıkra Sîneden Matlalı Gazeline Nazîre” başlığı bulunmaktadır. 1899-1906 tarihleri arasında yazılan üç tarihten biri Üsküp’teki bir caminin tamiri için ikincisi, bir dostun oğlunun doğumu için üçüncüsü, Kul Ağası Osman Efendi merhumun çeşmesi için yazılmıştır. Eserde yer alan tek kitabe, Binbaşı Osman Efendi merhumun mezar taşı içindir. Edib Bey, Reşid Âkif Paşa’ya yazdığı kasidelerinde, kendi durumunu ifadeye çalışmış ve ondan yardım dilemiştir. Doğru insanların hak ettikleri yere gelemediklerinden yakınan Edib Bey, kötü niyetlilerin daha yüce mevkilere ulaştığını, kendisinin istediği mevkiye gelemeyişinden duy- duğu üzüntüyü dile getirip yaşadığı dönemden şikâyet etmektedir. Edib Bey, isteklerini sürekli tekrarladığının farkında olduğunu ancak hakkını alabilmek için sesini bu şekilde duyurabileceğini düşündüğünü belirtmektedir. Sadece Âkif Paşa’ya yazdığı kasidelerde değil diğer nazım biçimlerinde de benzer düşüncelere yer veren Edib Bey, fazilet ve kemal sahibi insanlarla, cahillerin aynı değerde sayılmasının haksızlık olduğunu ancak feleğin onları üst mevkilere geçirmesini bir türlü içine sindiremediğini dile getirmiştir. Bunun yanı sıra eserde âşıkane ifadelere de rastlamak mümkündür. Şiirlerinde genel olarak günlük konuşma dilinden örnekler de kullanan Edib Bey, atasözlerinden de yararlanmaya çalışmıştır. Bu makalenin konusunu, 19. yüzyılın ikinci yarısında yaşamış olan Edib Bey’in hayatı ve eseri oluşturmaktadır. Edib Bey’in hayatı incelenirken hem tezkirelerden hem de kendi şiirlerinden yarar- lanılmıştır. Eser tanıtılırken eserdeki nazım biçimleri, dil ve üslubu üzerinde durulmuştur.


ATIFLAR
Atıf Yapan Eserler
Henüz Atıf Yapılmamıştır

KAYNAK GÖSTER
BibTex
KOPYALA
@article{2019, title={EDİB BEY VE MECMÛ’Â-İ EŞ’ÂR}, volume={2}, number={38–44}, publisher={Uluslararası İnsan ve Sanat Araştırmaları Dergisi}, author={Gülay DURMAZ,Şükrü BAŞTÜRK}, year={2019} }
APA
KOPYALA
Gülay DURMAZ,Şükrü BAŞTÜRK. (2019). EDİB BEY VE MECMÛ’Â-İ EŞ’ÂR (Vol. 2). Vol. 2. Uluslararası İnsan ve Sanat Araştırmaları Dergisi.
MLA
KOPYALA
Gülay DURMAZ,Şükrü BAŞTÜRK. EDİB BEY VE MECMÛ’Â-İ EŞ’ÂR. no. 38–44, Uluslararası İnsan ve Sanat Araştırmaları Dergisi, 2019.