Journal of International Eastern European Studies
Yazarlar: Fikriye ERKUL
Konular:Tarih
Anahtar Kelimeler:Boğdan,Eflak,Osmanlı Hakimiyeti,Fatih Dönemi,Voyvoda.
Özet: Tuna Nehrinin kuzeyinde yer alan Boğdan, kendisine komşu Eflak ve Erdel Prensliği ile birlikte Osmanlı Devletine tabi olduktan sonra imtiyazlı eyaletler statüsünde yer aldı. Boğdan, Osmanlı klasik döneminde Osmanlı merkezinden atanan beylerbeyi yerine yerli asilzade sınıfını temsil eden Boyarlar tarafından seçilen ve Osmanlı sultanının onayı ile başa geçen voyvodalar tarafından idare edildi. Slav kökenli bir sözcük olan voyvoda bir bölgenin komutanı ve yöneticisi anlamına gelir. Boğdan ile Osmanlı Devleti’nin temasları XV. Yüzyıl ilk çeyreğinde başlamış olmakla birlikte Fatih’in Karadeniz’i bir Türk Gölü haline dönüştürme projesi doğrultusunda bölgeye seferler düzenledi. Boğdan, Fatih döneminde Osmanlı tabiiyetini tanıdı. Osmanlı Devleti’nin burada uyguladığı vergi politikası diğer Rumen Prensliklerinden daha makul seviyede olduğundan bu prensliklerden Osmanlıya tabi bölgeye göç hareketleri yaşandı. Tuna ve Dinyester Nehirleri arasında yer alan Boğdan, bu bakımdan coğrafi avantaja sahipti. Ancak Karadeniz’in kuzeyinde yer alan Altınorda Devleti’nin zayıflamasına paralel olarak bölgedeki yerel unsurlar Boğdan aleyhine kuvvetlendi. Osmanlıların Çelebi Mehmed zamanında Boğdan’a akınları başladı. Memleketeyn tabir edilen Eflak ve Boğdan coğrafyasında ilk olarak Boğdan’ın güneyinde yer alan Eflak Osmanlı Devleti’ne tabi oldu. Boğdan ise Altınorda ve Macar devletleri arasında bir nevi denge politikası izleyerek bir süre daha bağımsız kalabildi. Osmanlı fethinden sonra Boğdan ile yapılan tabiiyet anlaşması uyarınca Boğdan, Osmanlı Devleti’ne Avrupa kıtasında yapacağı seferlerde Kırım Hanlığı ile birlikte askeri destek sağlayacaktı. Bu çalışmada Osmanlı Boğdan’ın kuruluşu, yer aldığı coğrafya, etnik durum, Osmanlı Devleti ile olan tabiîlik statüsü Osmanlı klasik dönemi esas alınarak ana hatları ile değerlendirmeye çalışıldı.