Journal of Medicine and Palliative Care

Journal of Medicine and Palliative Care

HPV DNA pozitif olguların servikal smear ile korelasyon sonuçları her zaman uyumlu mudur?

Yazarlar: ["Sema ZERGEROĞLU", "Zehra Sema ÖZKAN", "Arzu Hazal AYDIN"]

Cilt - , Sayı Cilt: 4 Sayı: 2 , 2023 , Sayfalar -

Konular:-

DOI:10.47582/jompac.1258024

Anahtar Kelimeler:Serviks,Kanser,HPV,Tarama

Özet: Amaç: Serviks kanseri, ölüme neden olan ve meme kanserinden sonra kadınlarda en sık görülen ikinci kanserdir. Ancak tarama testleri ile erken teşhis edilerek önlenebilen bir genital kanser türüdür. Serviks kanserlerinin çoğu (%99,7) Human Papilloma Virus (HPV) ile ilişkili olup günümüzde de servikal kanser gelişimi için HPV’nin mutlaka olması gerektiği bilinmektedir. Nitekim hastaların %70’inde HPV-16 ve HPV-18’in pozitif olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışmada servikal kanser-HPV ilişkisi, displazi ve kanser gelişme oranları ile ilgili veriler retrospektif olarak araştırılmıştır. HPV pozitif tüm olgularda hastaların smear sonuçları ile HPV sonuçlarının uyumlu olup olmadığı kontrol edilerek sonuçların analiz edilmesi ve kullanılması planlanmıştır. Materyal ve Metod: Çalışmaya Temmuz 2020 ve Mart 2022 tarihleri arasında jinekolog tarafından muayeneleri yapılmış ve muayene sonunda Pap smear örneği alınmış 1050 olgu dahil edilmiştir. Tüm olguların Pap smear testleri patolog tarafından 2014 Bethesda sistemi kullanılarak yeniden değerlendirilmiştir. Çalışmada yer alan hastalara dış merkezde uygulanan yüksek risk HPV (HR HPV) DNA (HPV tipleri 16,18,31,33,35,39,45,51,52,56,58,59,66,68) test sonuçları tekrar gözden geçirilmiştir. Pap testte düşük dereceli skuamöz intraepitelyal lezyon (LSIL), yüksek dereceli skuamöz intraepitelyal lezyon (HSIL) ve servikal kanser bulguları saptanan ve HPV DNA analizi yapılan hastaların sonuçları ve dosya bilgilerinde yer alan diğer veriler yeniden değerlendirilmiştir. İstatistiksel analiz için Ki-kare testi kullanılmıştır ve p<0.05 değerleri anlamlı kabul edilmiştir. Bulgular: 1050 hastanın 139’unda LSIL, 170’inde HSIL ve 112’sinde servikal kanser olduğu görülmüştür. En fazla LSIL, HSIL ve kanser görülme oranı 30-39 yaş grubunda izlenirken, 50-59 yaş grubunda bu hastalıkların oranının diğer yaş gruplara göre daha düşük olduğu izlenmiştir. Ayrıca SIL ve kanser görülen tüm hastalar sigara kullanmaktadır.1050 hastanın 240’ında HR HPV DNA testi pozitiftir. Smear sonuçlarına göre LSIL tanısı alan 56 hasta ve HSIL tanısı alan 89 hastada HR HPV DNA testi pozitiftir. Servikal kanser görülen 112 hastanın 74’ünde HR HPV DNA pozitifliği rapor edilmiştir. Smear sonuçları normal olan 21 hastanın HR HPV testlerinde pozitiflik bulunmuştur. Bu hastaların 17’si 30-39 yaş grubunda 4‘ü 40-49 yaş grubundadır. Sonuçlar: Bizim çalışmamızda kanser görülen 112 hastanın hepsinde HR HPV DNA’nın pozitif olmaması ve 21 HR HPV DNA pozitif hastanın smear sonuçlarının normal olması servikal kanserde smear ve HPV DNA sonuçlarının her zaman uyumlu olmayacağı yönündeki çalışmalar için bir örnek teşkil etmektedir.


ATIFLAR
Atıf Yapan Eserler
Henüz Atıf Yapılmamıştır

KAYNAK GÖSTER
BibTex
KOPYALA
APA
KOPYALA
MLA
KOPYALA