Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi

Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi

TUHFE-İ MURÂDÎ’DE “CANAVAR” KELİMESİNİN BAĞLAMI ÜZERİNE

Yazarlar: Selim GÖK

Cilt 2 , Sayı 4 , 2018 , Sayfalar 73 - 84

Konular:-

DOI:10.34083/akaded.487451

Anahtar Kelimeler:Tuhfe-i Murâdî,Canavar,Ejderha,Istiridye,ARASTORUS

Özet: Farsça’dan dilimize geçmiş “canavar” kelimesi, klasik metinlerde gerçek ve soyut manalarda kullanılmaktadır. Değerli taşlardan bahseden Tuhfe-i Murâdî isimli eserde, canavar kelimesinin inciyi oluşturan istiridyeyi kastettiği görülmüştür. Tarihsel süreçte bu kelime; mitolojik unsurların, yaşantıların ve coğrafyanın etkisiyle farklı bağlamlar kazanmıştır.  Başlangıçta istiridye-inci çiftine suyun hayatî özelliklerinin yüklenmesi doğum ve doğurganlık kavramlarıyla özdeşleşmiştir. Sonrasında istiridye sembolü ve onun taşıdığı anlam; tanrı krallara atfedilmiştir. Bu özellikleri taşıyan yöneticiler (canavarlar); refahın, bereketin ve ölümsüzlüğün kaynağı olarak görülmüşlerdir. Lakin iyi kralların başka krallarla olan mücadeleleri iyi-kötü canavar (kral) formları ortaya çıkarmıştır. Zamanla canavar; ejderha ile aynı form içinde değerlendirilmiş ve hazineyi bekleyen dev canavar tasavvurları oluşmuştur. Bu durum istiridyenin(canavarın) canlılık formunun zamanla erk özellikler gösteren tanrı-kral formuna dönüşmesine neden olmuştur. Çünkü kadim toplumlara göre güç ve hayat verme özelliği tanrı krallara ait bir özelliktir. Aynı zamanda canlılar arasında sadece erkeği hamile kalan denizatları şeklî olarak ejderhaya benzemektedir. Bu canlı hem erildir ve gücü elinde tutmaktadır hem de doğurganlık gibi dişil bir özelliğe sahiptir.  Bu bağlamda Tuhfe-i Murâdî’de geçen “arastôrûs” istiridyesinin; mitolojilerdeki diş, boynuz, boğa kavramlarıyla özdeşleşen ve yağmurlu mevsimlerde ortaya çıkan bir çeşit istiridye türü olduğu anlaşılmıştır. “aries(koç) ve taurus(boğa)” burçlarının zaman olarak karşılığı; “arastôrûs” un deniz yüzeyine çıktığı mart ve nisan aylarına rastlamaktadır. Sonuç olarak, istiridyelerin doğurganlık özelliklerinin denizatları ile ortak bir “canavar-ejderha” formu oluşturduğu tespit edilmiştir. Günümüzdeki canavarlar ise istiridyenin ikiye açılan ağzından ve keskin, sivri dişlerinden oluşan “can alan yırtıcı varlık” formunu karşılamaktadır. 


ATIFLAR
Atıf Yapan Eserler
Henüz Atıf Yapılmamıştır

KAYNAK GÖSTER
BibTex
KOPYALA
@article{2018, title={TUHFE-İ MURÂDÎ’DE “CANAVAR” KELİMESİNİN BAĞLAMI ÜZERİNE}, volume={2}, number={4}, publisher={Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi}, author={Selim GÖK}, year={2018}, pages={73–84} }
APA
KOPYALA
Selim GÖK. (2018). TUHFE-İ MURÂDÎ’DE “CANAVAR” KELİMESİNİN BAĞLAMI ÜZERİNE (Vol. 2, pp. 73–84). Vol. 2, pp. 73–84. Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi.
MLA
KOPYALA
Selim GÖK. TUHFE-İ MURÂDÎ’DE “CANAVAR” KELİMESİNİN BAĞLAMI ÜZERİNE. no. 4, Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi, 2018, pp. 73–84.