İzmir Sosyal Bilimler Dergisi
Yazarlar: ["Cıgdem PEKAR"]
Konular:-
DOI:10.47899/ijss.1311365
Anahtar Kelimeler:Nükleer Enerji,Türkiye’nin Enerji Politikası,Nükleer Hukuk,Akkuyu NGS
Özet: Türkiye'nin nükleer enerji programına ilgi duyması, ülkenin hızla artan elektrik tüketimini karşılarken aynı zamanda ekonomik kalkınmaya da yardımcı olma gerekliliğine bağlanabilir. Nükleere yeni başlayan bir ülke ve küresel nükleer silahların yayılmasını önleme rejiminin bir üyesi olarak Türkiye, 1970'lerden beri sivil nükleer teknolojiyle ilgilemektedir. Yerli enerji üretimindeki önemli gelişmelere rağmen ülkenin enerji ihtiyacı hala büyük ölçüde ithal enerji ile karşılanmaktadır. Bu bağlamda elektrik üretimi için kaynakların çeşitlendirilmesi ülke için büyük önem arz etmektedir. Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) projesi, kendine has modeliyle (BOO modeli) ülkenin ilk NGS'sinin inşası için benzersiz bir konsept önermektedir. Bu noktadan hareketle çalışma Türkiye'nin elektrik talebini, nükleer enerji üretimi için motivasyonlarını ve bu alanda sonuçlandırdığı hükümetler arası anlaşmanın maddelerini incelemektedir. Son olarak, nükleere yeni giren bir ülke olarak, Nükleer Düzenleme Kurumu'nun (NDK) nükleer iç hukuk ve uluslararası nükleer hukuk çerçevesindeki önemi vurgulanmaktadır.