Sağlık Bilimlerinde İleri Araştırmalar Dergisi
Yazarlar: ["Maide Hacer ALAGÖZ", "Ayşe Enise GÖKER", "Evin ADEMOĞLU"]
Konular:-
DOI:10.26650/JARHS2022-1135192
Anahtar Kelimeler:Covid-19,Enflamatuvar indeksler,Platelet kütle indeksi (PMI),Sistemik immün-enflamatuvar indeksi (SII),Sistemik enflamatuvar yanıt indeksi (SIRI)
Özet: Amaç: Pandemi süreci Covid-19’la etkin mücadele etmek, sınırlı hastane ve yoğun bakım kaynaklarının rasyonel kullanımı için yüksek riskli vakaların erkenden belirlenmesinde kanıta dayalı etkin bir triyaj sisteminin gerekliliğini ortaya koymuştur. Bu amaçla çalışmamızda Covid-19 tanısı konmuş hastalarda kolay ulaşılabilen, hızlı ve ucuz test parametreleri kullanılarak kolayca hesaplanabilen çeşitli enflamatuvar indeksler değerlendirilerek risk sınıflaması ve prognoz öngörüsündeki katkıları araştırılmıştır. Gereç-Yöntem:Çalışma, hastaların prognozlarına göre ayaktan ve yatarak takip edilenler, yatarak takip edilenlerin de sağ kalanlar ve vefat edenler şeklinde gruplandırıldığı toplam 8036 Covid-19 tanısı konulmuş hasta verisinde yürütülmüştür. Hastaların ilk başvuru sırasındaki tam kan sayımı ve C-reaktif protein sonuçları kullanılarak nötrofil-lenfosit oranı (NLR), platelet-lenfosit oranı (PLR), monosit-lenfosit oranı (MLR), MVP-platelet oranı (MPR), platelet kütle indeksi (PMI), sistemik immün-enflamatuvar indeksi (SII), sistemik enflamatuvar yanıt indeksi (SIRI), multi-enflamatuvar indeksler (MII) hesaplanmıştır. Bulgular: Enflamatuvar indekslerin hemen hepsinin hastalık şiddeti ve mortalite riski yüksek hastalarda anlamlı olarak farklı olduğunu ancak, hepsinin prediktif değere sahip olmadığını göstermiştir. Covid-19 başlangıcında hastalık şiddetinin belirlenmesinde en etkili faktörün SIRI ve yaş olduğu SII, MII-1 ve MII-3’ün de bu öngörüye katkı sağlayabileceği, NLR’nin ise hem hastalık başlanıcında hem de hastane içi mortalitenin öngörülmesinde en etkili bağımsız faktör olduğu saptanmıştır. Sonuç: Enflamatuvar indeksler özellikle SIRI, NLR, SII, MII-1 ve MII-3Covid- 19’da hastalığın başlangıcından itibaren yüksek riskli bireylerin erken saptanmasında ve mortalite öngörüsünde klinik kararlara önemli katkılar sağlayabilir.