BENGİ Dünya Yörük-Türkmen Araştırmaları Dergisi
Yazarlar: ["Lütfi ARSLAN"]
Konular:-
DOI:10.58646/bengi.1217312
Anahtar Kelimeler:Antlaşma,Mondros Ateşkes Antlaşması,Mudanya Mütarekesi,Siyasal Egemenlik
Özet: 30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Ateşkes Anlaşması ile Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı’ndan çıkarak, savaş durumuna son vermiştir. Ateşkes, stratejik nokta ve bölgelerin işgaline zemin hazırlarken; boğazlar, demir yolları ve limanların kontrolünün İtilaf Devletleri denetimine verilmesine yol açmıştır. Ayrıca Mondros Ateşkesi; orduların terhis edilmesine, donanmanın teslimine ve hava birliklerinin dağıtılmasına neden olmuştur. Bu maddeleri ile Mondros; bir ateşkes anlaşmasından ziyade bir barış anlaşması niteliği ile ön plana çıkmıştır. Ateşkes hükümleri, Osmanlı Devleti’nin siyasal egemenliğini sınırlandırmış ve hakimiyetini tartışmalı hale getirmiştir. Böylece, Mondros Ateşkes Anlaşması ile Osmanlı Devleti fiilen sona ermiştir. Mondros Ateşkesi sonrasında Osmanlı topraklarının işgali, Mustafa Kemal Paşa önderliğinde Türk istiklal mücadelesinin başlamasına etki etmiştir. Genelgeler ve kongreler ile örgütlenen milli mücadele hareketi, TBMM’nin açılması ile kurumsal bir kimlik kazanmıştır. TBMM’nin açılmasından sonra düzenli ve disiplinli orduların kurulmasına başlanmıştır. Bu sırada yapılan bir dizi savaş ardından icra edilen Büyük Taarruz sonucunda Yunanlar Anadolu’dan atılmıştır. Yunanlar, Anadolu’dan atıldıktan sonra İstanbul’un kurtarılması için Türk ordusu tarafından bir harekât başlatılmıştır. Bu durum Türk ve İtilaf güçlerinin karşı karşıya gelmesine neden olmuştur. Sonuçta olası bir savaşı engellemek için taraflar arasında yapılan görüşmeler sonucunda Mudanya Ateşkes Anlaşması imzalanmıştır. Mudanya ile İtilaf güçleriyle olan savaş haline son verilmiştir. Ayrıca İstanbul ve boğazlar ve Doğu Trakya’nın yönetimi TBMM’ye devredilmiştir. Böylece Mudanya Ateşkesi ile Osmanlı Devleti de hukuken sona ermiş oldu. Mondros Ateşkesi ile Osmanlı Devleti’nin siyasal egemenliği sınırlandırılmış, Mudanya ile de Türk devletinin hakimiyeti pekişmiştir. İki mütareke farklı şartlar altında ve farklı dönemlerde imza edilerek, Türk tarihindeki yerini almıştır. Osmanlıdan Cumhuriyet Türkiye’sine geçişte Türk siyasal egemenliğinin yeniden tesis edilmesinin siyasi ve askeri safhalarındaki kritik ve stratejik noktalar ortaya konulmaya çalışılan bu araştırmada, arşiv belgeleri ve tetkik eser-makaleler nitel araştırma yöntemiyle analiz edilmiştir. I. Dünya Savaşı ile zarar gören Türk siyasal egemenlik anlayışının Milli Mücadelenin kazanılarak yeniden tesis edildiği görülmüştür.