Sosyoloji Dergisi
Yazarlar: ["Sezer AYAN"]
Konular:-
Anahtar Kelimeler:Geç ergenlik,Akademik başarı algısı,Geleneksel toplumsal cinsiyet algısı,Eşitlikçi toplumsal cinsiyet algısı,Saldırganlık.
Özet: Cinsiyet rolleri kişilerin kendilik algılarını ve nasıl davranacaklarını belirlerken, cinsiyetçi veya eşitlikçi tutumlara sahip bireylerin bu tutumlarına paralel yüksek ya da düşük benlik imajı geliştirerek saldırganlık gibi olumsuz davranışlara yönelme olasılığının olduğu belirtilmektedir. Çalışmada geç ergenlik döneminde üniversite öğrencilerinin akademik başarı boyutunda kendilik algıları ile geleneksel ve eşitlikçi boyutta toplumsal cinsiyet algılarının duygusal, bilişsel ve araçsal boyutta saldırganlık eğilimlerine etkisi araştırılmaktadır. Evreni Türkiye’de devlet üniversitelerinde öğrenim gören 805 (234 Kadın ve 635 erkek) öğrenci oluşturmaktadır. Verilerin elde edilmesinde anket formu, akademik başarı algısı, eşitlikçi ve geleneksel toplumsal cinsiyet algısı ölçekleri ile öfke, düşmanlık, sözlü saldırganlık ve fiziksel saldırganlık ölçekleri kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen veriler; akademik başarı algılarının kadın ve erkek öğrencilerde orta düzeyde ve eşit; toplumsal cinsiyet algılarının geleneksel boyutta ortalamanın altında zayıf, fakat eşitlikçi düzeyde her iki cinsiyet için yüksek ve güçlü; geleneksel toplumsal cinsiyet ve akademik başarı algılarının saldırganlığın dört boyutu ile ters yönlü bir ilişki içinde olduğu, fakat eşitlikçi toplumsal cinsiyet algısı ile saldırganlığın hiçbir boyutu arasında bir ilişki kurulamadığını göstermektedir. Cinsiyetlere göre değerlendirildiğinde, cinsiyetçi tutumlara ve düşük akademik başarı algısına sahip kadınların daha çok öfke ve düşmanca eğilimlere, erkeklerin ise yine düşmanca ve sözlü saldırgan eğilimlere sahip oldukları, kadınların saldırganlık eğilimlerini daha çok duygusal ve bilişsel boyutta yaşarken, erkeklerin saldırganlık eğilimlerini bilişsel ve araçsal boyutta yaşadıkları gözlendi. Cinsiyet farkı gözetmeksizin, geleneksel toplumsal cinsiyet algısının zayıf olması, güçlü olmasına göre saldırgan eğilimlerin azalması yönünde etki yaparken, erkek olmanın özellikle fiziksel saldırgan eğilimler üzerinde pozitif yönde ve doğrudan bir etkiye sahip olduğu gözlenmektedir.