
İlahiyat
Yazarlar: ["Enes ÖZDEMİR", "Recep DEMİR"]
Konular:-
Anahtar Kelimeler:Tefsir,Kummî,Dirayet,Rivayet,Şia,Tafsir,Kummi,Dirayah,Narration,Shia.
Özet: Tefsirler genel manada rivayet ve dirayet şeklinde başlıca iki gruba ayrılır. Tasnif edilirken mevcut tefsirlerin bunlardan hangi gruba dahil olacağını tayinde genellikle en belirgin yön dikkate alınır. Tefsirleri bütünüyle rivayet veya dirayet tefsiri olarak kategorize etmek pek mümkün değildir. Dirayet olarak kabul edilen tefsirlerde çok sayıda rivayet bulunduğu gibi klasik bir rivayet tefsirinde de dirayete yer verilebilir. Tefsir çalışmaları, Şîa içerisinde öncelikle rivayet şeklinde başlamıştır. İlk dönem müfessirlerin naklettikleri rivayetlere bakıldığında bu durum açıkça görülmektedir. Bu çalışmada Ebu’l-Hasan el-Kummî’nin (öl. 329/941) Tefsîru’l Kummî eserindeki dirayet metodu ele alınmaktadır. İmâmiyye Şîası’nda çok önemli bir konuma sahip olan ve ilk dönem Şiî âlimlerinden Kummî, İslâmî ilimlerin çeşitli dallarıyla hemhâl olmuştur. Tefsir alanında telif ettiği Tefsîru’l-Kummî isimli eseri kendisinden sonra temel kaynak olarak kabul edilmiştir. Bir rivayet tefsiri olarak kabul edilen Kummî tefsirinin bünyesinde barındırdığı dirayete dair eğilimler makalenin konusunu teşkil etmektedir. Öte yandan Kummî’nin âyetleri hangi rivayetler ışığında yorumladığı, tefsir ederken onu rivayetten dirayete yönelten unsurların neler olduğu tespit edilmeye çalışılmaktadır. Bu bağlamda eser, kelâmî, fıkhî ve lügavî açıdan incelemeye tabi tutulmaktadır.