Batman Akademi Dergisi
Yazarlar: Mehmet Kadri DEMİR
Konular:İlahiyat
Anahtar Kelimeler:Tefsir,İğvâ,Mu’tezile,Ehl-i Sünnet,Taberî,Râzî,Zemahşerî,Mezhebî Aidiyet.
Özet: Doğru yoldan saptırma, azdırma ve isyana sürükleme gibi manalara gelen iğvâ, önemli bir Kur’ânî terimdir. Bu lafız Kur’ân’da genellikle şeytanla ilişkili olarak kullanılmıştır. Ancak el-A’râf 7/16, Hûd 11/34 ve el-Hicr 15/39 ayeti olmak üzere üç yerde ise yüce Allah’a izafe edilerek kullanılmıştır. Bu yönüyle mezkûr üç ayet, kelâmın mühim konulardan olan kader, irade hürriyeti, insanın fiilleri, hidayet-dalalet açısından farklı şekillerde yorumlanmaya müsaittir. Bu durum, ilgili ayetler bağlamında müfessirlerin çeşitli yorumlar yapmasına neden olmuştur. Bu çalışmada, öncelikle “iğvâ” lafzının anlamı tespit edilmeye çalışılmış ve bu lafzın Kur’ân’da kullanımı incelenmiştir. Ardından Taberî, Zemahşerî ve Râzî’nin tefsirleri özelinde, zikredilen üç ayetin bağlamında, iğvâ ile ilgili yaptıkları yorumlar irdelenmiştir. Çalışmamızda, bu müfessirlerden Taberî ve Râzî Ehl-i sünnet’i temsil ederken; Zemahşerî de Mu‘tezile’yi temsil etmektedir. Bu çalışmada, mezkûr ayetlerin tefsiri bağlamında yapılan yorumlarda mezhebî mensubiyetin etkisi tespit edilmeye çalışılmış; diğer mezheplere yönelik tavır ve eleştirilerin tefsire yansıması incelenmiştir.