The Journal of Communication and Social Studies
Yazarlar: Murat ÇAKMAK
Konular:-
DOI:10.29228/itamder.52760
Anahtar Kelimeler:Anahtar Kelimeler: Propaganda Modeli,Tekelleşme,Türk medyası
Özet: Medya, iletileri ve göstergeleri okur, izleyici ve dinleyicilere ileten bir ortam mekanizması olarak kamuoyuna enformasyon sağlayan bir kaynaktır. Kamuoyu eğlenmek, bilgilenmek, inanç ve değerleri öğrenmek için medyaya bağımlı durumdadır. Medyanın bu gücünün farkında olan büyük sermaye sahipleri çeşitli imtiyazlar elde edebilmek ve toplumda saygın bir pozisyona yükselebilmek için medya sektörüne yönelmektedir. Yaşanan bu yoğun güç gösterisine maruz kalan medya tekelleşen ve holdingleşen bir ortama dönüşmüştür. Herman ve Chomsky 1993 yılında yayımladıkları ‘Medya Gerçeği’ adlı eserde Propaganda Modeli isimli bir yapı ortaya koymuştur. Herman ve Chomsy’nin ortaya koyduğu bu teorinin temel bileşenleri haber süzgeçleridir. 5 süzgeçten oluşan bu sistemin ilki kitle medyasının büyüklüğü, mülkiyeti ve kar yönelimli olmasıdır. Çalışma bu süzgeç üzerinden tekelleşme ve Türk medyasındaki tekelleşme olgusunun değerlendirilmesi üzerine odaklanmıştır. Türkiye’de özellikle 1980’lerden itibaren temel ekonomik politika olarak benimsenen liberal görüş basın üzerinde de ciddi değişimleri beraberinde getirmiştir. Daha önceki süreçlerde gazeteci kişiler veya gazetecilik kökenli ailelerin yönettiği basın sektörü artık büyük sermaye sahiplerinin eline geçmiş ve bu mecra tekelleşme trendi içerisine girmiştir. Bu çalışmada öncelikle Herman ve Chomsky’nin Propaganda Modeli’ni tanımlanacak ardından, tekelleşme kavramı ve Türk medyasının tekelleşme süreci anlatılıp, gelişmelerin sektör üzerindeki etkileri irdelenecektir.