Sosyologca
Yazarlar: , Mehmet Aygün
Konular:-
Anahtar Kelimeler:Cumhuriyet Modernleşmesi,Anti-Komünizm,Tek Parti İdeolojisi,Türk Düşüncesi,Muhafazakar Modernleşmesi
Özet: Türkiye’de son dönemde güncel siyasal tartışmaların da etkisiyle Cumhuriyet dönemine - özellikle de Tek Parti dönemine- yönelik ilgi artmıştır. 1950’lerden itibaren Osmanlı tarihine yoğunlaşan ilgi, 1990’lardan itibaren daha yakın tarihe yönelmiş, Tek Parti döneminde yoğunlaşmıştır. Ancak bu ilgi son dönemlerin siyasal ve toplumsal eğilimlerine uygun bir ilgidir. Yakın tarihin siyasal ve toplumsal olaylarına ilgi dünyada egemen hale gelen siyasal eğilimlere ve Batı’daki gelişmelere son derece duyarlı olan Türk siyasetinin aldığı eğilime göre biçimlenmektedir. Buna göre bazı siyasal ve toplumsal olay ve olgular öne çıkartılırken bazıları tartışma dışı bırakılmaktadır. Ayrıca sürdürülen tartışmalarda, tartışma konusu yapılan siyasal ve toplumsal olayları belirleyen koşullar üzerinde yeterince durulmamaktadır. Tarih ve toplum olaylarının uluslararası bağlantısı ise hemen hemen hiç kurulmamaktadır. Sanki bütün toplumsal olaylar Türkiye’nin iç dinamiklerinin etkisiyle ortaya çıkmış gibi ele alınmaktadır. Küreselleşme ile dünyanın uzak bir köşesinde ortaya çıkan herhangi bir siyasal ve toplumsal olayın ve gelişmenin anında tüm dünya toplumlarında etkisinin ortaya çıktığını/çıkacağını düşünen aydınların, yaşanmış tarihi bir olayı değerlendirirken bütün sorumluluğu iç dinamiklere yüklemeleri anlaşılması zor bir durumdur. Bazı düşünce çevreleri günlük siyasal çekişmeye bağlı olarak, yakın tarihte gerçekleşen bazı siyasal ve toplumsal olayları yargılarken bazı olayları da savundukları düşünceye tarihsel meşruiyet sağlama adına öne çıkarmaktadırlar. Bu çevreler kendi düşüncelerinin olduğu kadar, masaya yatırdıkları düşünsel eğilimlerin de belli tarihsel ve sosyolojik koşulların ürünü olduğu gerçeğini göz ardı etmektedirler. Varlığını sürdürmekte olan belli düşünce akımlarını, Tek Parti dönemi anlayışının/ideolojisinin uzantısı olmakla, modası geçmiş olmakla suçlarken, kendi varlıklarının da Cumhuriyet’in iç ve dış koşullarının etkisiyle oluşmuş olduğunu unutmaktadırlar.