YAZIT KÜLTÜR BİLİMLERİ DERGİSİ
Yazarlar: Mehmet AÇA
Konular:-
DOI:10.29228/yazitdergisi.51047
Anahtar Kelimeler:Sufizm,Yunus Emre,Anlam arayışı,Şiir,Anlatı
Özet: Zühd kavramı üzerine inşa edilen sufizm, geçici bir süreliğine “bir”den ayrılan “çokluğu” yeniden “bir” ile bir kılmayı amaçlar. Kalbini ve ruhunu terbiye ederek kâmil insan olmaya çalışan sufi, bunun için Tanrı’ya doğru bir yolculuk yapmalıdır. Bu yolculuk, sufi adayının kendini bulmak ya da anlamına ermek için yaptığı bir yolculuktur. Yolcu, bu yolculuğa çıkabilmek için maddeden (dünyadan) geçerek manaya odaklanmalı, bedenin arzularından çok kalbin ve ruhun arzularına kulak vermelidir. Türk sufizmiyle Tekke-Tasavvuf Edebiyatının Anadolu’da yetiştirdiği önemli isimlerden Yunus Emre de anlam arayışına girişmiş, aradığı anlamı da Tanrı’ya doğru yolculuk yaparak bulmuştur. Yunus Emre’nin anlam arayışında kılavuzluğu Tapduk Emre yapmıştır. Onun anlam arayışını adına bağlanan şiirlerle adı etrafında oluşturulan anlatılarda görmek mümkündür. Bu çalışmada, Yunus Emre’nin anlam arayışı, adına bağlanan şiirlerle adı etrafında oluşturulan anlatılardan yola çıkılarak ortaya konulmuştur. O, aradığı anlamı, Tanrı ile bir olmakta bulmuştur. Manevi bir kılavuzun önderliğinde anlam arayışını tamamlayan Yunus Emre için arzu edilen şey, Tanrı’nın cenneti değil, bizzat Tanrı’nın kendisidir.