Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi
Yazarlar: Emre ARAS, Çağatay BENHÜR
Konular:Tarih
Anahtar Kelimeler:İkinci Dünya Savaşı,Japonya,Mançurya,Sovyetler Birliği,Türk Basını
Özet: İkinci Dünya Savaşı, XX. yüzyılınönemli siyasi gelişmesi olmuştur. Stratejik Mançurya Operasyonu ise bu savaşın sona erdirilmesinde adeta dönüm noktalarından birisi haline gelmiştir. Sovyetler Birliği ile Japon İmparatorluğu arasında meydana gelen bu muharebe sonucunda Japon İmparatorluğu teslimiyeti kesin olarak kabul etmiş ve nihayet savaş sona ermiştir. 9 Ağustos 1945 günü Kızılordu’nun üç cepheden Japonya’nın Mançurya topraklarına taarruzu ile başlayan bu operasyon 2 Eylül 1945 günü Japonya’nın teslim olmasıyla resmen sona ermiştir. Harekâtın 23 gün gibi kısa bir sürede tamamlanması beklenmedik bir gelişme olmuştur. Bunun sebepleri olarak Sovyetler Birliği’nin bu savaşa daha hazırlıklı girmesi, büyük bir stratejik başarı göstererek tüm cephelerde Japon direnişini başarısızlığa uğratması ve müttefiklerinden aldığı yardımlar gösterilebilir. ABD’nin harekâttan hemen önce atom bombalarıyla Japon şehirlerini vurması da Japonlar’da psikolojik bir çöküntüye sebep olmuş ve bu da Sovyetler Birliği’nin işini daha da kolaylaştırmıştır. Bu harekât İkinci Dünya Savaşı’nın sonlandırılmasında bir dönüm noktası olmuştur. Japonya’nın atom bombası saldırıları sebebiyle teslim olmak zorunda kaldığı yönündeki yaygın görüş yeterli değildir. Çünkü atom bombaları atıldıktan sonra Japon direnişi hala devam etmekteydi. Günümüz araştırmalarında bu durum göz ardı edilse de Mançurya üzerine yapılan bu Sovyet harekâtının hemen akabinde Japonya barış istemek zorunda kalmıştır. Bu kısa süreli savaş Türk basınında oldukça geniş yer bulmuştur. Dönemin tirajı yüksek gazeteleri neredeyse her gün bu savaşı manşetlerine taşımışlardır. Gazeteler, destekledikleri ideoloji kapsamında yer yer tarafgir yorumlar yapmaktan da çekinmemişlerdir. Gazetelerde yer alan haberler, büyük ölçüde araştırmalarla uyuşmakla beraber yer yer yanlış haberlerin de yapıldığı görülmektedir. Türk gazeteleri yaptıkları haberlerde büyük ölçüde savaşan devletlerin resmi tebliğlerini ve dış basını kaynak olarak göstermiştir.