Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi Yenidoğan Dergisi
Yazarlar: M. Arif AKŞİT, Tamer KAYA, Gizem ARICI, Erdal ÇAM
Konular:-
Anahtar Kelimeler:Çan eğrisi,Toplumun standart ortalama ucundaki kişiler,Insan hakları
Özet: Amaç: Sorun, kusur ve engelli olan bireyler açısından toplumun çan eğrisinde her iki uçta kalan bireylerinin; bir uçta %2,13 olarak, toplam %4,26 oranındaki uçlardaki grup, doğal bir gelişim olarak oluştuğu algısı ile, onların ayrıştırılmaması, özellikle iyi veya kötü olarak tanımlanmaması, sosyal parametreler altında incelenmesi amaçlanmıştır. Dayanaklar/Kaynaklar: İnsan Hakları temelinde, Hukuk ve yasal mevzuat ile, inançlar boyutunda iyi/kötü, melek/şeytan kavramları da etik boyutlar ile dikkate alınarak, Wikipedia kaynaklı referanslar ile inceleme yapılmıştır. Giriş: Bazı bireylerin, çan eğrisi ortasında olmayan bireyleri farklı şekilde sınıflandırdıkları, özellikle bunları aykırılıklarını tanımlayarak ayrıştırması, farklı ele alması ile insanlık boyutu ve etik yaklaşım içinde doğru olmadığı kavramı vurgulanmaktadır. Her birey tek, özel ve özgün olarak, İnsan Haklarına sahip olup, bu hakların korunması, sağlanması gereklidir. Doğal olarak yaratılan varlıklarda farklılıkların olması doğal bir oluşum olarak görülmelidir. Genel Yaklaşım; Aykırılıklar ile gerçeği tanımlama kavramı, beyaz kâğıt üzerine siyah ile yazı yazmak gibi, farklılıklar önemli katkılar sağlamaktadır. İnsan Haklarının birey üzerinden yapılandırılması ile yeni bir hukuksal yaklaşımın, sosyal olarak ta oluşması önemlidir. Yaklaşım: Bireylerin davranışlarında iç dünyası bilinmediği için, somut, kesin ve gerçek verilere bakılmalıdır. Kasıtlı ve bilerek isteyerek zarar vermenin suç kapsamında olduğu, amaç, güdü ve yaklaşımlar ile ancak bunların mahkemelerce suç olarak kabul edilebileceği vurgulanmaktadır. Bir olayı tanımlarken, doğrudan suçlu, kötü veya günah boyutunda ele alınmasının hukuksal olmadığı, çoğunlukla bireysel görüş olduğu ve doğrusal yaklaşım olmadığı açıktır. Aynı şekilde de faydalı olanlar içinde iyi ve melek gibi yaklaşımın da geçerli olamayacağı belirtilmektedir. Sonuç: Çan eğirişinin bir tarafındaki olan ve fiziksel olarak; sorun, kusur ve engelli olan bireyler açısından insanlık farkındalığı, onlarında yaratılış içinde doğal olduğu, ileri düzeyde olumlu olanların da aynı şekilde izole edilmemesi, topluma katkı sağlayan boyuta getirilmesi öngörülmelidir. Yorum: Toplumun nadir olan sağ ve sol uçtaki insanların, özellikle ele alınarak, bilimsel, eğitsel ve insanlık olarak katkılarının alınması, demokratik boyutunun da onların gerçek insan haklarının, birey haklarının sağlanması önemsenmelidir. Suçlu kavramının, ancak mahkeme şeklinde bağımsız kurumlarca tanımlanabileceği, ancak bu gruplandırmayı, ayrıştırmayı yaklaşımı yapanların İnsan Hakları açısından suçlu olabileceği algılanmalıdır.