
İş ve Hayat
Yazarlar: E. Deniz Ela ÖZCAN
Konular:-
Anahtar Kelimeler:Göç,Göç Teorileri,Göçmen,Göç Kararı
Özet: Göç, tarih boyunca insanlığın güçlükleri aşma isteğinin cesur bir ifadesi olmuştur. Günümüzde iletişim ve ulaşım alanındaki gelişmelerle birlikte ilerleyen küreselleşme sürecinin de etkisiyle, yer değiştirme istek ve kapasitesinde olan insan sayısı da oldukça artmıştır. Uluslararası göçmenlerin sayısı 2000’li yılların başında 175 milyon kişi iken, günümüzde bu sayı 232 milyon olarak tahmin edilmektedir. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) verilerine göre eskiden ilk onda yer alan varış noktaları, göçmenler tarafından 2000 yılına oranla daha az tercih edilmektedir. Çünkü göç olgusu artık, eski kalıplardan uzaklaşarak daha fazla ülkeye yayılmıştır. Tekeli’nin (2008) de ifade ettiği gibi, geleceğin göç analizi, eskiden olduğu gibi noktasal değil, güzergâh odaklı bir göç analizi olmalıdır. Çünkü pek çok insan artık kendi güzergâhını gerçekleş- tirme amacıyla yaşamakta ve eskisine nazaran daha fazla göç etmektedir. Böylelikle kendini gerçekleştirme sürecine etki edecek noktalardan faydalanarak bir sonraki noktaya doğru ilerlemektedir. Analiz yapanların noktaları birleş- tirmeleriyle de göçmenin yaşam öyküsü ortaya çıkmakta, bu yaşam öyküleri ise yeni teorilerin gelişmesine kaynaklık etmektedir. On dokuzuncu yüzyılda E. G. Ravenstein’ın araştırmaları ile başlayan göç çalışmaları alanında, 90’lı yıllarda göç teorilerini yukarıda belirtilen bağlamda tartışan ve aynı zamanda bütünleştiren, çığır açıcı fikirler ortaya çıkmaya başlamıştır. Bu çalışmanın amacı, çağdaş göç teorilerini ortaya çıkan tüm yeniliklerle birlikte değerlendirmek ve muhtelif yaklaşımlar arasındaki farklılık ve tamamlayıcılıkları ortaya koymaya çalışmaktır.
Dergi editörleri editör girişini kullanarak sisteme giriş yapabilirler. Editör girişi için tıklayınız.